Bilimsel ve teknolojik gelişmeler, sağlık alanında da çığır açan yeniliklere kapı aralamıştır. Özellikle yaşamın temelini oluşturan üreme ve çocuk sahibi olma süreçleri, gelişen teknolojik imkanlarla beraber adeta yeniden şekillendi. Bu alandaki önemli yeniliklerden biri de İn Vitro Fertilizasyon (IVF) -veya halk arasındaki adıyla tüp bebek- teknolojisidir. Peki, IVF nedir?

IVF Nedir?

İn Vitro Fertilizasyon (IVF), genel manasıyla laboratuar koşullarında döllenmenin gerçekleştirildiği bir üreme tedavisidir. Latince’de “cam içinde” anlamına gelen “in vitro” tabiri, deney camında gerçekleştirilen bu bilimsel süreci ifade eder. IVF tedavisi, çeşitli nedenlerle doğal yollarla gebelik elde edilemeyen çiftlere çocuk sahibi olma umudu sunar.

IVF Süreci Nasıl İşler?

IVF tedavisi kapsamında ilk olarak, anne adayında hedeflenen sağlıklı yumurtalıkların gelişmesi için hormonal tedavi uygulanır. Bu sürecin ardından, olgunlaşmış yumurtalar cerrahi bir işlemle alınır. Aynı dönemde erkekten alınan spermler laboratuarda özel bir solüsyon içinde bekletilir.

Sonrasında, alınan spermler ve yumurtaların sağlıklı olanları belirlenerek bir araya getirilir. Bu aşama “in vitro fertilizasyon” olarak adlandırılır ve burada yumurta ve spermler cam bir kapta laboratuar ortamında döllenir. Döllenmiş embriyolar birkaç gün süresince laboratuarda büyümeye devam eder.

Bu döllenme süreci sonrasında, en sağlıklı görünen embriyo veya embriyolar, rahime transfer edilir. Embriyonun rahim duvarına yerleşmesiyle beraber gebelik başlamış olur.

IVF Kimlere Uygulanır?

Doğal yollarla çocuk sahibi olmakta güçlük çeken çiftler, genel olarak IVF tedavisinin potansiyel adaylarıdır. Fakat burada belirtmekte fayda var ki, tüp bebek tedavisi uygulamanın çok çeşitli nedenleri olabilir. Bu nedenler genellikle erkek veya kadına bağlı faktörler, rahim sorunları, ya da açıklanamayan infertilite olarak sınıflandırılır.

IVF ve Başarı Oranları

IVF, çocuk sahibi olmakta güçlük çeken çiftler için umut olmakla birlikte, her IVF denemesinin başarılı sonuçlanacağını garanti etmez. Dünyada ve Türkiye’de yapılan birçok araştırma, başarı oranlarının çok çeşitli faktörlere bağlı olduğunu göstermektedir.

Öncelikle, çiftin yaşı ve genel sağlık durumu, IVF sonuçlarını etkileyen en önemli faktörlerdir. Özellikle kadınların yaşı, yumurtaların kalitesi ve miktarı üzerinde etkilidir. IVF tedavisi gören kadınların %40’ından fazlası 35 yaşından önce, %20’si ise 40 yaşından önce çocuk sahibi olurken, 43 yaş ve üzeri kadınlarda bu oran %5’in altındadır.

Buna ek olarak, infertilite nedeni ve tedavi süresi boyunca alınan tedaviler de başarı olasılığını etkileyen faktörlerdendir.

Sonuç olarak, IVF tedavisi modern tıbbın sunduğu muazzam bir imkan. Ancak, her tedavi sürecinde olduğu gibi IVF’de de çeşitli zorluklar ve belirsizlikler mevcut. Bu sebeple, çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin, IVF seçeneğini değerlendirirken, bir sağlık profesyoneli ile görüşmeleri ve detaylı bilgi edinmeleri önem taşıyor.